Sadece Aptallar 8 Saat Uyur
“Aklı başında olan hiçbir insan, ömrünün üçte birini yastığa
bağışlamaz.”
Herkese merhaba. Bugün çok beğendiğim bir kitabı
anlatacağım.
Her insanın (Yaş önemli değil ama çok küçüklere pek tavsiye
etmem açıkçası çünkü uyku düzeni ile ilgili uygulanması gereken bazı programlar
var ve büyüme çağındaki çocuklar için uyku önemli.) okuması gereken bir kitap.
“İnsan iki duygudan
biriyle yoğun olarak karşılaştığında, ta ki o yoğunluk bitinceye kadar Marianna
Çukuru'nun derinine gömer uykusunu. Bunlardan birisi 'Ölüm korkusu'dur, diğeri
de 'Aşk!'. Aslında ikisini de tek bir duyguyla özetleyebiliriz. 'Aşk'. Çünkü 'Ölüm
korkusu' dediğin şey yaşama aşkından başka bir şey değildir. Neyse özetle
diyorum ki çok büyük bir aşka tutulursan iki saat uyku bile yeter sana...”
Erdal Demirkıran’ın kitaplarını okuyorum ve beğeniyorum. İyi
yazarlarımızdan biri bana göre.
Bu konuyu bir iki kitapta daha okumuştum ama bu kitapta
böyle hikaye gibi anlatıldığı için daha da bir zevk aldım. Hele de başları çok
güzeldi. O kadar beğendim ki başını iki defa okudum. Ayrıca gerçekten eğlenceli
bir şekilde anlatmış.
“O an anladı Kendyn. Demek
ki sadece az uyumak da bir marifet değildi. Uykunu kaçıran o şeyde çok
önemliydi; ama daha mühim bir şey vardı: Yaptığın iş ne olursa olsun mutlaka
büyük düşünecektin.”
Sadece aptallar 8 saat uyur. Gerçekten de çok doğru.
Hayatımızın en az 10 yılını uyuyarak geçirdiğimiz için gerçekten aptal
olmalıyız. O kadar çok zamanı kaçırıyoruz ki. Tabi ki hiç uyumayacak değiliz
ama kitapta verilen taktiklerle bunu daha aza indirebiliriz. Yani 4-6 saat
arası gibi bir süreye. Eğer bunu başarabilirsek büyük bir kazancımız olacak. Ve
tabi ki konu sadece uyku düzeni değil yani bir tek uykuyu azaltmak yetmez. Uyanık
olduğumuz her dakikayı faydalı bir şekilde geçirmeliyiz.
İlla bir keşif yapmak, bir şey icat etmek, büyük işler
yapmak zorunda değilsiniz. Her gün yeni bir şey öğrenin yeter. Dünden bir fazlanız
olsun. En basitinden 2 kelimenin anlamını bile öğrenseniz uyanık olduğunuz
saatleri boşa geçirmemiş olursunuz. Bu sayede hem bilinçli (Yani uyanık.) daha
çok yaşamış olursunuz hem de kendinizi geliştirmiş olursunuz. İki şekilde de
hayatınıza iyi yönde bir katkıda bulunursunuz.
"İz bırakanlarla
senin aranda basit bir fark vardı aslında. Onlar ömür boyu gayret ediyorlar,
sense ömrün boyunca hayret ediyorsun."
Bir de kitabın kapağında
da göreceğiniz bir yazıya değinmek istiyorum. Kapaktaki yazarın isminin altında
‘Dünyanın en akıllı insanı’ yazıyor. Ben yazarın başka bir kitabında bunun
sebebini okumuştum. Ama bu kitabı okuduğunuzda sizin de anlayacağınızı
düşünüyorum. iş bilinçaltında bitiyor. Kendinizi nasıl hayal ederseniz öyle
olursunuz.
Açıkçası ben genel olarak 7 saat gibi bir süre uyuyorum ve
kitaptaki programa uyarak bunu daha aza indirmeye çalışacağım. Belki 4 saat
değil ama en azından 6 saat. Bu sayede gerçekten yaşadım diyebilmek için
zamanım olacak.
Kitabın kahramanı Kendyn bütün öğrendiklerini insanlara
aktarıyor. Ben de en azından bu kitabı tavsiye ediyorum. Herkese ne kadar
büyük, önemli ve asla satın alınamayacak bir şeyi kendi elleri ile boşa
harcadıklarını göstermek istiyorum. (Buna ben de dahil.) Zaman…
İyi okumalar dilerim.
Yorumlar
Yorum Gönder