Gölgedeki Yazılar

Ikigai – Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı “Zamanın akıp geçmesi, her şeyin geçici olduğunu gösterir.”      Herkese merhaba. Uzun zaman sonra, ününü çok duyduğum İkigai kitabı ile okumaya geri döndüm. Ama maalesef beni büyük bir hayal kırıklığına uğrattı. Daha umutlu ve kendini okutan bir kitap olarak düşünmüştüm ama beni etkileyemedi. Evet bu tarz kitaplar zaten bildiğimiz şeyleri tekrar ediyorlar ama okurken sanki bir makale olacakmış da kitap olması için çok zorlamışlar gibi hissettim.      Konusun aslında başlığında direk belirtilmiş. Japonların uzun yaşamak için neler yaptıkları, hangi yöntemleri kullandıklarından bahsediyor. İnsanlarla röportaj yapmışlar. Ve bu röportajları anlatarak bir kitap hazırlamışlar.

Gregor ve Yeraltı Günlükleri “Yaşam, ölüm olabileceği gibi, yine ölümdür yaşamın getirdiği.”      Herkese merhaba. Gregor serisini anlatacağım bugün size. Bu seriyi zamanında ablamın kitaplığında bulmuştum. O kadar çok sevdim ki tüm seriyi 3’den fazla kez okudum. Bide benim öyle bir alışkanlığım var. Çok sevdiğim kitapları tekrar okur, film ve dizileri tekrar izlerim. Harry Potter’ı seri olarak 20’den fazla izledim. Replikleri birlikte söylüyoruz artık. Ama yine de seviyorum. Biraz unuttum mu hemen tekrar izliyorum. Bu seri de öyle işte. Şu an tekrar okumak istiyorum aslında ama bu aralar başka okumak istediğim kitaplar var. O yüzden ilk onlardan başladım. Bu arada kitaplar derken de cidden çoğul kullandım. Çünkü ben tek bir kitap okuyup o bittiğinde başkasına başlayanlardan değilim. Çok fazla kitabı bir anda okuyorum. O gün hangisini isterse canım onu alıyorum elime. Dizilerde de aynı böyle yapıyorum. Ve unutmuyor musun diye soranlarınız olursa da hayır unutmuy...

Bilincim Sana Söylüyorum Bilinçaltım Sen Anla      Bu kitabı çok akıcı bir şekilde, kısa bir sürede okudum ve beğendim de. Ama bir türlü nasıl anlatılır bilemedim. Bende değişik bir tarz denemeye karar verdim ve sizinle kitabın en beğendiğim 5 repliğini paylaşmaya karar verdim. Bu kitap hakkında fikir sahibi olmanızı sağlar diye düşünüyorum… “Her yeni gün, yeni bir fırsattır. Her kriz, bir değişim fırsatıdır.” “Olumlu düşündükçe, sevgi benimle… Olumlu düşündükçe, fırsatlar benimle… Olumlu düşündükçe, zaman benden yana…”

MART AYINDA OKUYUP, İZLEDİKLERİM    1- Onlar Nasıl Yazdı       Eğer deneme yazmak istiyorsanız başlamadan önce bu kitaba bir bakın derim. Örnek  olarak  yazığım sözler genelde birilerinden alıntı olanlar ama çok hoşuma gittikleri için eklemek  istedim. “Yalan sözlerle ve sessizlikle söylenir. – Adriene Rich” “İyi bir öykü sizi hayatınızda bulunmadığınız odalara sokar.” “Bazen travmatik anılar ansızın ortaya çıkarak sizi yerle bir eder. Ancak bazen de siz anıları ararsınız.” “Usta tüylü kalemi ve sarı defteri olan çırağına, beni takip etme, ben kayboldum demiş…  - Stephen Dunn”    2- Captain Marvel      Ah sinemasına giderek izledim ve iyi ki de gitmişim. Çok keyifliydi. Filmi de beğendim. Daha detaylı bilgi almak için yorum sayfasına bakabilirsiniz. Çünkü bu film hakkında paylaşacaklarım var.

OCAK AYINDA OKUYUP, İZLEDİKLERİM      1-    Sen Kiminle Dans Ediyorsun         Çerez niyetine izlenebilecek, eğlendiren, komik bir film. Oyuncu kadrosu da güzel bence… Oyuncular güzel bir enerji veriyor izleyenlere.  “-Canım ne var onlar bizden daha iyiyse. Çıkarız karşılarına biz de buradayız deriz. Hem ne diyor …(Kim söyledi emin değilim.) 'Ne kadar rezil olursak o kadar iyi.' - Ula ucunda 500.000 dolar ödül olan yarışmaya bu motto ile mi çıkılır gerizekalı.”  “-Onlar bizden daha tecrübeli olabilirler. Hatta bizden daha iyi de olabilirler. Onların meziyetleri bizde olmayabilir evet. peki bizde olup onlarda olmayan şey nedir? -Yürektir hocam. İnançtır, azimdir, inatçılıktır. -Sen niye kendini gaza getirdin şimdi ya. Ne alakası var kızım yürekle mürekle. Bizim folklorumuz var.”  “Taktik maktik yok. Dans, dans, dans.”

KASIM AYINDA OKUYUP, İZLEDİKLERİM 1-       İyi Psikopatın Yaşam Kılavuzu      “Sonuçta zaman reçel gibidir ve ekmeğin üzerine eşit ve muntazam şekilde sürülmelidir.”            “Bir şeyi mükemmel olarak yapmaya zaman harcadıkça diğer şeylere harcayacağınız zaman azalır.”      “Eğer iyi malın varsa vitrine koy. Eğer vitrinde sen varsan iyi gözükmeye çalış.” 2-       Müslüm     Bence izlenmesi gereken gayet güzel oynanmış bir dram filmi. Detaylar için yorumuma bakmayı unutmayın. Müslüm

EKİM AYINDA OKUYUP, İZLEDİKLERİM       Herkese selamlar. Yeni bir başlık açmaya karar verdim. Bazen izlediğim filmleri veya kitapları yorumlamak istemiyorum ya da gerek duymuyorum. O yüzden böyle olanları bende böyle başlıklar altında toplamaya karar verdim. Bakalım nasıl olacak. Bu arada bazılarını yorumladım onları da başlıkların altındaki linklere tıklayarak bulabilirsiniz. 1-Küçük Deniz Kızı     Kendisi adını görünce kendimi izlemekten alı koyamadığım bir film oldu. Güzel, çerez niyetine izlenebilir. 2- Ben Dünyanın En Akıllı İnsanıyım      Erdal Demirkıran’ın yine güzelce yazığı bir kitap. ‘Sadece aptallar 8 saat uyur’ dan sonra bu da beklentimi karşıladı.

Tek Başına Dünya Gezisi "Ben de sizler gibiyim, size benziyorum. Tek farkım, ben meydan okudum. Siz okumadınız."      Herkese merhaba. Bugün baya değişik bir türle geldim benim için. Gezi ile ilgili bir romanla. Bu kitabı sahilde güzel güzel okurum diye aldım. Gerçekten de öyle okudum. Hele karşımda deniz olunca daha da bir keyifli oldu okumak. Sanırım bu okuduğum ilk gezi romanı. Zaten çok şans eseri tanıştım bu romanla. Ve tabi ki yazarla da.      Kitabı okudukça aklınızdan “ ah fırsatım olsa da yarın ilk uçakla çıksam bir yola” diyorsunuz benden söylemesi. “Yol seni karşılamaya çıksın, Rüzgar hep arkanda olsun. Günışığı yüzünü ısıtsın, Yağmur, tarlalarına nazikçe düşsün. Yeniden karşılaşana kadar, Allah seni avucunda korusun.”

Sadece Aptallar 8 Saat Uyur “Aklı başında olan hiçbir insan, ömrünün üçte birini yastığa bağışlamaz.”      Herkese merhaba. Bugün çok beğendiğim bir kitabı anlatacağım.      Her insanın (Yaş önemli değil ama çok küçüklere pek tavsiye etmem açıkçası çünkü uyku düzeni ile ilgili uygulanması gereken bazı programlar var ve büyüme çağındaki çocuklar için uyku önemli.) okuması gereken bir kitap. “İnsan iki duygudan biriyle yoğun olarak karşılaştığında, ta ki o yoğunluk bitinceye kadar Marianna Çukuru'nun derinine gömer uykusunu. Bunlardan birisi 'Ölüm korkusu'dur, diğeri de 'Aşk!'. Aslında ikisini de tek bir duyguyla özetleyebiliriz. 'Aşk'. Çünkü 'Ölüm korkusu' dediğin şey yaşama aşkından başka bir şey değildir. Neyse özetle diyorum ki çok büyük bir aşka tutulursan iki saat uyku bile yeter sana... ”

Sonsuzluktan Uzak Ölüme Yakın   "Ita fert corde voluntas, kalp onu ister."      Herkese merhaba. Bugün daha dün bitirdiğim ve çok sevdiğim kitapların arasına girmeyi başarmış olan bir kitabın yorumu duruyor önünüzde.      Aslında bu kitabı geçen yıl fuardan almıştım. Yani 1 yılı geçmiştir. Sonra kitabın ilk 10 sayfasını falan okuyup çok sıkıldığım için bırakmıştım. Geçen gün dedim bir daha başlayayım. İyi ki de başlamışım bayıldım ya kitaba. Sınav haftası falan dinlemedim bu kitabı okudum.      Kitap gerçekten çok güzel. öncelikle vampir kitaplarını zaten severim ama bu bir ayrı. Aşk, fedakarlık sonu kadar hissettiriyor kendini.

Genç Prensin Dönüşü   “-Ben ciddi bir insan olmak istemiyorum. -Olmazsın o zaman. -Ama büyümek zorundayım. -Evet, öyle. -Ciddi bir insana dönüşmeden nasıl büyüyebilirim ki?”         Herkese merhaba. Herhalde Küçük Prens’in ismini duymayan yoktur. Herkesin beğendiği, okurken ders aldığımız o kitap. Hatta gerçeklerin yüzümüze vurulduğu, büyümenin ne kadar korkutucu olduğunu anlatan. Şimdi farklı bir yazar ile bu serüven devam ediyor. Küçük prens genç oluyor ve hala büyümekten korkuyor.

Bana İkimizi Anlat   “Hangi mesafe bir aşkı bitirebilir ki?”      Evet. Yine güzel bir kitap, yine ben. Eminim hepiniz bir yerden Ahmet Batman’ı duymuşsunuzdur. Son zamanların en popüler yazarlarından biri. Tabi ki benim de kütüphanemde yerini aldı.      Bugün Bana İkimizi Anlat dan   bahsedeceğim. İlk olarak çok beğendiğimle başlamak istiyorum. Arabada bırakın kitap okumayı, önüme bakmak dışında bir şey yaptığım anda araba tutan biri olarak arabada okuduğum tek kitap. Başından sonuna kadar her yerini beğendim.

Yalnızca Yalnızım      Herkese merhabalar. Son zamanların popüler kitaplarından biri ile karşınızdayım. Yalnızca Yalnızım… İsmi güzel, kapağı güzel, içi güzel, her yeri güzel. Ayrıca kitabın kapağındaki resim de çok şey anlatıyor bana göre. Bir bisiklet, küçük iki bavul ve olmazsa olmaz kitaplar. Tek kişilik yalnızlığa doğru çıkılan bir yolculuk. Bir yerlerde de bir bardak kahve olsa her şey tam olurdu herhalde. “Gülmeyi en çok hak edenler, hep ağlayanlar değil miydi zaten…”

Mucizeler Yağarken   “Bir mucizeye inanmamı bekliyorsun.”      Selam. Bugün çok güzel bir kitabın yorumu ile karşınızdayım. Gerçekten bir gün boyunca kitabın başında oturdum ve bitirdim. Sonu biraz değişik olsa da beni tatmin etti.      Bir yıl boyunca kitaplığımda okumak için bekletmiştim. Okuyunca bu kadar zaman beklettiğim için kendime çok kızdım. Çünkü gerçekten hayatımızda mucizelerin olabileceğini anlatıyor ve sizi en morali bozuk halinizden çıkarmayı başarıyor.

Kapalı Gişe Yalnızlık   “Her insanın yatağa yattığında üşütmeyecek bir hayali olmalı.”      Selam. Yine güzel bir kitap ile geldim. Sanırım birçok kişi Serkan Özel’i biliyordur. Ya da en azından bir yerlerde sözlerini görmüştür. Son zamanlarda çıkardığı kitaplar ile baya popüler oldu. Kapalı Gişe Yalnızlık da bunlardan biri. İtiraf etmek gerekirse ben bu kitabı adını çok beğendiğim için aldım. Bir de arkasındaki sözlerden etkilendiğim için.

İleriden Üçüncü Mezar “Hiçbir şey tartışmanın ortasındayken yanıldığını anlamak kadar berbat olamaz.”      Darynda Jones’un yazdığı ileriden üçüncü mezar kitabında, Charley’in maceraları yine tüm hızıyla devam ediyor. Hatta kitap numarası arttıkça heyecanın hızına hız kattığını da söyleyebilirim. Hevesle diğer kitaplarının da Türkçe’ye çevrilmesini bekliyorum. Bir ara İngilizce de olsa okusam mı diye düşünmedim de değil. Ama o zaman kitabın zevki çıkmaz diye mecburen bekliyorum. (Yazar burada “İngilizce kitap okuyamıyorum, nasıl anlamamı bekliyorsunuz?” demek istiyor.)

Soldan İkinci Mezar “Nelere muktedir olduğunu biraz olsun bilseydin, dünya kesinlikle tehlikeli bir yer olurdu.”      Darynda Jones’un   benim tabirimle “mezarlık” serisin ikinci kitabı olan soldan ikinci mezarda da Charley deli dolu hayatına devam ediyor.

Aşk ve Kibir      Merhaba. Bugün de menüde aşk ve kibir var.      Yazın deniz kenarında dalgaların sesi, gölgenin altındaki ufak esinti eşliğinde kitap okumak kadar huzur veren bir şey yok. Yıl boyu hevesle o zamanın gelmesini bekliyorum. Yine deniz kenarında okumak için aldığım bu kitabı bir solukta okudum.

Gregor ve Gri Kehanet      Gregor ve Gri kehanet Suzanne Collins tarafından yazılmış bir kitap. Suzanne Collins açlık oyunları serisi sayesinde baya tanınan bir yazar zaten. Ben de tam bir fantastik delisi olduğum için bu seriye bayıldım.      Okuyanlar her sayfada yazarın hayal gücünün sınırsız olduğu ve kelimelerin büyülediği bir dünya ile baş başa kalıyor.

Sağdan Birinci Mezar      Fantastik kitap sevenlere kesinlikle tavsiye ettiğim bir kitap. Darynda Jones’un yazdığı bu kitap serisinin yalnızca üç tanesi Türkçeye çevrildi. Heyecanla kalanlarının da çevrilmesinin bekliyorum.