Genç Prensin Dönüşü 

“-Ben ciddi bir insan olmak istemiyorum.
-Olmazsın o zaman.
-Ama büyümek zorundayım.
-Evet, öyle.
-Ciddi bir insana dönüşmeden nasıl büyüyebilirim ki?”

        Herkese merhaba. Herhalde Küçük Prens’in ismini duymayan yoktur. Herkesin beğendiği, okurken ders aldığımız o kitap. Hatta gerçeklerin yüzümüze vurulduğu, büyümenin ne kadar korkutucu olduğunu anlatan. Şimdi farklı bir yazar ile bu serüven devam ediyor. Küçük prens genç oluyor ve hala büyümekten korkuyor.

     Kitaptan birkaç tane alıntı yaptım. Bu kadar çok olmasının nedeni hepsini gerçekten çok beğenmiş olmam. Bu yüzden size de göstermek istedim ki okumak için daha da heveslenebilesiniz. Bir şeyi de itiraf edeyim. İlk 30 sayfasını falan çok sıkılarak okudum. Ama daha sonra kitabın konusunun tam olarak farkına varınca işte o zaman kalan sayfalar bir çırpıda bitti.

“Mutluluk, bir tren istasyonuymuşçasına varılan bir nokta değil, bir seyahat tecrübesidir. Bu tecrübenin adı da yaşamın ta kendisidir.”

     Konusu için ne desem bilemiyorum. Genç prensin büyümek konulu yeni tanıştığı bir adamla yol boyunca yaşadıkları desem olur sanırım. Genç prens bu sefer gezegenini, çiçeğini ve bütün yaşamını geride bırakıyor ve koyununu çizen o adamı bulmaya dünyaya geliyor.

     Hani bir söz var ya ‘Anlatılmaz yaşanır’ diye. Bu kitap da onun gibi işte. Anlatılmaz okunur. Aynısı küçük prens için de geçerli bence. Biri sorunca çok güzel bir kitaptı ama konusunu hatırlayamıyorum diyorum. Kitabı beğendiğimi biliyorum ama konusu bir türlü aklıma gelmiyor. Bu kitapta tek bir eksiklik gördüm kendimce. Ama sanırım bunu söylersem ipucu vermiş olurum. Bu yüzden okumayı bitirdiğinizde bana yazarsanız, sizinle bu konu hakkında konuşabilirim.

“'Peki o kadar tecrübeyi nerede bulacağım?' diye sordu Genç Prens.
'Hayatın içinde.' dedim."

     İşte bu da böyle bir kitap. Bu arada youtube da değişik bir video gördüm kitapla ilgili. Sizde eğer youtube da 'Genç Prensin Dönüşü' diye ararsanız bulabilirsiniz. Beğenmeniz dileği ile. Keyifli okumalar…